Afrika’da 52 Milyon Kişi Açlık Kriziyle Karşı Karşıya
9 Kasım 2019Ziyaret | Ümmet Vakfı
12 Kasım 2019Evde Hizmet Eden Kadını Damgalayan Çarpık Bilinç
2010 yıllarıydı. İstanbul’da çalıştığım bir üniversitede, bizi bir aile projesi tanıtımına davet etmişlerdi. Şaşaalı bir tanıtım programıydı.
Sonra programın içeriğine geçildi. Avrupa Birliği’nden destek alınmıştı. Çocuk bakımı, ev ve yemek yapma, yaşlı bakımı ve evde hizmet etme gibi alanlarda kadınlara eğitim veren bir programdı. Açıkçası evde hizmetçilik yapacak kadınları yetiştiren bir projeydi. Elbette hizmetçi adı hiç geçmiyordu. Yardımcı kadın gibi ifadeler kullanılıyordu. Projenin sorumlusu da bir akademisyen kadındı. Tepem atmıştı, kızmıştım. Hemen oradan ayrıldım.
Bugün ülkemizde Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Tacikistan’dan gelerek evde hizmet eden binlerce kadın var. Ezici çoğunluğu sigortasız çalışıyor. Ailelerini, çocuklarını ve kocalarını geride bırakarak çalışmaya geliyorlar. Para biriktirerek ailelerine bakıyorlar. Kardeşinin böbrek değişimi için yakın bir akrabamın yanında iki yıldır çalışan yirmili yaşlarda bir kızı tanıyorum. Bunlar kadın değil mi? Bu çalışmaları meşru değil mi? Hizmet yapmak, hizmetli olmak bir kölelik mi? Bu kadınlarla gurur duyulur. Helal yoldan çocuklarına, ailelerine bakmak için büyük fedakârlıklarda bulunuyorlar. Keşke bu durumda kalmasalar.
Peki, ofislerde, fabrikalarda, okullarda, şirketlerde, üniversitelerde çay servisi yapan, temizlik yapan, yemek hazırlayan ve servis yapan kadınlar yok mu? Nasıl olmaz! Türkiye’de de dünyada da kıyamet kadar var hem de. O hâlde neden evinde kocasına çay servisi yapan, bir tas su veren ve yemek yapan kadın “kadın hizmetçiniz değil” diye etiketleniyor? Burada da bir stigma var yani kadın davranışını damgalama var. Evinde ailesine hizmet eden, çocuklarına bakan ve kocasına çorba kaynatan kadın davranışını damgalamadır bu. Ev içinde ailesine hizmet eden kadın stigmadır, lekelidir, kirlidir! Gericidir, cahildir, köledir. Kocayı, evi, çocukları kendisine ağa görmektedir. Behemehal kurtarılması gerekir! Diyanet İşleri Başkanlığı’nın reklamında bir hanımefendinin beyine hizmet etmesi tam da böyle damgalanıyor. Oysa reklamda ana mesaj oldukça önemli. Hanımınız size hizmet ediyor, etrafınızda pervane. Onun değerini bilin! Ama siz telefona esir olmuşsunuz ve bunu göremiyorsunuz. Aile içi hatun-koca iletişimi açısından güzel bir temsil. Ama bizim feminist bilince çarpılmış insanlarımız, bu aile içi iletişim yerine çarpılmış bilinçleriyle yanlış algılama içine giriyorlar.
Kendi aile, hatun ve bey kültüne yabancılaşan bilinç, doğallığıyla yanlış algılıyor. Batılı feminist kültür üzerinden bakıyor. Kapitalizmin ikiyüzlülüğünü maskeleyerek ortaya çıkan bir algılama bu. Kadınları ev dışında ve başkalarının evinde istediğin kadar hizmet etmeye ve hatta kölece çalışmaya teşvik et; ama kendi evinde gönüllü olarak çalışmaya “hizmetçi” de ve damgala! Ucuz iş gücü ve bir de “hizmetçilik” adıyla aşağılayarak kadınları, kızları çalıştır. Sonra da evinde eşine bir bardak su götürmeyi kölelik yapmak olarak değerlendir.
Kadını, evinden nefret etmeye ve sokağa çağırmadır bu. Patronlara hizmet mubah, kocaya günah. Erkek patrona hizmet etmek iş, kocaya hizmet etmek hizmetçilik. Başka kadınların evde hizmet etmesi normal, kadının kendi evinde hizmet etmesi anormal. Bir modernite manyaklığı bu! Kadını kocasıyla ilişkisini eşitlik üzerinden tanımlayan bir manyaklık. Farklılıklara dayalı her rolü ayırımcılık gören bir manyaklık.
Kocanın ev dışı ilişkilerde evinin rızkı için her çeşit fedakârlıkta bulunduğu bir durumda, hatunun ona evde hizmet etmesi kadar tabii bir şey olamaz. Bir rol paylaşımıdır bu. Kadın eliyle yapılan davranışın kocaya vereceği sükûnet ve muhabbettir. Elbette kadın ve kocanın aynı yoğunlukta çalıştığı ev dışı bir ortamda da buna bağlı olarak evde de roller paylaşılacak. Sosyal hayatın pratiği ve ürettiği roller, aile içine de yansır. Sorun kategorik olarak hatunun evde kocasına bir tas su getirmeyi ve kahve yapmayı hizmetçilik diye damgalayan bilinçte. Unutmayın! Hatun dışarda hangi statüde olursa olsun evinde hanımefendidir, erkek de beyefendidir.
Ergün Yıldırım, Yeni Şafak