BM: 56 Milyon Kişi Acil Gıda Yardımına Muhtaç
29 Ocak 2019BM: Kamplardaki Bebekler Açlıktan ve Soğuktan Hayatlarını Kaybediyorlar
1 Şubat 2019Çocuklarda Davranış Bozuklukları – 2 (Saldırganlık)
Davranış bozuklukları, çocuğun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı, iç çatışmalarını davranışlarına aktarması sonucu ortaya çıkar. Hırçınlık, sinirlilik, saldırganlık, inatçılık, yalan, çalma, küfür gibi davranışlar davranış bozukluklarına girer.
Saldırganlık
Saldırganlık küçük çocuklarda normal bir tepki biçimidir. Çocuğun güvenlik, mutluluk ya da başka bir gereksiniminin şekil değiştirerek başka bir biçimde ortaya çıkmasıdır. Saldırganlığı, kişisel bir yaralanmanın bir başka şekilde sonuçlanması olarak tanımlayabiliriz. Saldırganlık, bu yaralanma sonucunda çocuğun akranlarına vurması, onları ısırması, eşyaları fırlatması, tekmelemesi, tükürmesi ve zarar vermeyi amaçlayan tehditler şeklinde sözel saldırılarda bulunmasıdır.
Sürekli ve aşırı biçimde saldırgan olan çocuk; sinirli, anlaşılmaz, eyleme hazır ve aşırı geçimsizdir. İlişkileri gergin ve sürtüşmelidir. Hemen parlar ve kavgaya hazırdır. Durmadan kuralları çiğner ve ceza görür. Bu çocuklar cezadan etkilenmez ya da kısa süreli etkilenmiş gibi görünürler. Olağan anlaşmazlıkları bile bilek gücüyle çözmeye çalışırlar. Tepkileri ölçüsüz ve durumla orantısızdır. Öfkesini yenemez ve hep kendini haklı çıkarmaya çalışır. Bu çocuklar evde de okulda da sürekli sorun çıkarırlar ve yetişkinlerle sürekli çatışma içindedirler. Genellikle erkek çocuklar daha saldırgandırlar.
Çocuklarda Saldırganlığın Nedenleri
1- Saldırgan davranışların ebeveynler tarafından ödüllendirilmesi. Geleneksel kültürün erkek çocuğun saldırganlığını onaylaması (Örneğin; parkta iki çocuk birbirini döver. Biri daha çok dayak yerse, annesinin çocuğunun kendisini savunamadığı düşüncesiyle üzülmesi)
2- Çocuğun yetişkinlerden katı ceza, anlayışsızlık ve yetersiz sevgi görmesi
3- Babanın uzun süreli yokluğunda, annenin sürekli çocuğun etrafında olmasıyla ortaya çıkan feministik ortam
4- Televizyon ve kitle iletişimim araçlarının olumsuz etkisi (Kurtlar Vadisi örneği)
5- Ana baba tutumlarının olumsuzluğu, çocukla aralarındaki iletişimin iyi olmaması
6- Çocuğun ana babasından dayak yemesi
7- Beyin zarı iltihabı, beyin zedelenmesi gibi fizyolojik sorunlar
Çocuklarda saldırgan davranışı nasıl önleyebiliriz?
1- Her şeyden önce ana baba çocuğa saldırganlık modeli olmamalıdır. (Evde dayak yiyen bir çocuk varsa kardeşini dövüyor. Kardeşi yoksa okulda en ufak bir sorunda arkadaşına vuruyor ya da hayvanlara eziyet ediyor.) Çünkü dayak herkes için olumsuz duygular oluşturur.
2- Çok fazla saldırgan davranışlara tolerans gösterilmemelidir. Çocuğun istekleri bu tip davranışlar yapınca yerine getiriliyorsa, çocuk bunu isteklerini yaptırmada araç olarak görmeye başlar. Bu yolla istekleri yerine getirilmemelidir. Saldırgan davranışlar ödüllendirilmemeli ve onun bu davranışının istenmeyen bir davranış olduğu hemen gösterilmelidir.
3- Saldırgan davranışlar kesinlikle dayakla cezalandırılmamalıdır. Ana babanın ilgisi ve sevgisi azaldığında, ardından fiziksel cezalar uzun süre devam ettiğinde; çocukta saldırgan, asi, sorumsuz davranışlar gelişir. Saldırgan davranışlar ortaya çıktığında, yetişkinler sakin davranmalı, anormal duygusal tepkiler yerine ‘ben’ dilini kullanmalıdır. “Böyle davrandığın için üzüldüm.”; “Böyle kavga ettiğin zaman rahatsız oluyorum, üzülüyorum.” Kişiler duygu, düşünce ve ihtiyaçlarını davranış anında dile getirmelidir. Dayak saldırgan davranışın hemen bitiminde uygulandığı zaman, onun hemen kesilmesini sağlayabilir; ancak çocukta düşmanca duygular geliştirir.
4- Çocuk gergin ve sinirliyken onunla tartışmamalı, onun sakinleşmesini beklemeli ve daha sonra onunla davranışı ile ilgili konuşulmalıdır.
5- Çocuğa sosyal olgunluğuna uygun çeşitli sorumluluklar verilmeli; başarabileceği kadarıyla birçok şey başlatıp bitirmesi sağlanmalıdır. Çocuk başarma duygusunu yaşamalıdır.
6- Çocuğa bu davranışın dezavantajları gösterilmelidir. Saldırgan davranışlarıyla isteklerini elde edemeyeceğini, istediği şeyleri kaybettiğini görmeli ve yaşamalıdır.
7- Olumlu davranışı pekiştirme: Ana baba ve diğer yetişkinler çocuğun olumlu davranışını görüp, olumsuz davranışı görmezlikten gelmelidir. Çocuk bu davranışı yapmadığında sözel olarak ödüllendirilmelidir. Örneğin; 10 dakika kavga etmeden ve bağırmadan oynadığında, bunu sözel olarak ödüllendirme.
8- Çocuğun dışarıda oynamasına izin verme: Bu, çocuğun gerilimini azaltır ve enerjisini boşaltma imkânı sağlar.
9- Saldırgan davranış diğer çocukların güvenliğini ciddi bir şekilde tehdit etmedikçe bu davranışın üstünde durmamak gerekir.
10- Kendi kendine konuşma: Çocuk oldukça dürtüsel davranıyorsa ve onun bu yönünü kontrol etmede güçlük yaşanıyorsa; çocuğa başkalarına vuracağı zaman, kendi kendini engelleyici cümleler söylemesi öğretilebilir. Örneğin; “10’a kadar say ve ona vurma!” gibi.
11- Çocuk saldırgan modellerle karşı karşıya getirilmemelidir. Televizyonda şiddet içeren programları seyretmesi engellenmelidir. Eğer kesinlikle engel olunamıyorsa, ana baba çocukla birlikte seyrederek şiddetin sonuçlarını tartışabilirler. Ayrıca bu şiddet filmlerinin gerçek yaşamın modeli değil, kurmaca olduğu çocuğa anlatılabilir.
12- Kızgınlıktan kurtulmak için alternatifler bulunabilir. Yumruklanabilen kil, çakılabilen çiviler, resim çizme, boyama çocuğun kızgınlık duygularını kontrol altına almayı sağlayabilir. Ayrıca futbol, basketbol gibi sporlar kabul gören çıkış yollarıdır.
13- Her yaş ve dönemde çocuğun temel ihtiyaçları zamanında yerine getirilmelidir.
14- Bu çocukların özellikle baba ile daha çok birlikte olması sağlanmalıdır.
Devam edecek…