Mescidi Aksa Hakkında Bilgi Veren “Aqsapedia” Sitesi Yayına Başladı
20 Ağustos 2019Doğu Afrika’da Gıda Krizi Büyüyor
3 Eylül 2019Dünya “Göç Sağanağı” Altında
İçinde bulunduğumuz dönem, dünya genelinde yoğun göç hareketlerine sahne oluyor. Güney Amerika’dan Asya’ya kadar pek çok ülkeden insanlar çeşitli sebeplerle yurdunu terk ediyor. Bu konuda bir araştırma yapıldı; göç rotalarını ve Türkiye’yi de kapsayan bazı rakamlar derlendi.
“21. yüzyıl göç sağanağının olduğu bir asır ve tek muhatabı biz değiliz.”
Açıklama, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ait.
Dünya çapında yoğun bir göç hareketi olduğunu, yetkililer bu sözlerle hatırlatıyor.
Bakan Soylu’ya göre bunun nedeni gelişmiş ülkeler; en çok da Batı.
Batılı ülkelerin, az gelişmiş ya da gelişmekte olan ve hatta “arka bahçesindeki” ülkelerde yürüttüğü politik ve askerî faaliyetlerin, çatışmalar ve katliamlarla sonuçlandığı biliniyor. Bu durum da en temel ihtiyaçların karşılanmasını imkânsız hâle getiriyor. Yoksulluktan uyuşturucu ticaretine pek çok sebep, insanları çare aramaya itiyor. Önümüzdeki 20-30 yıl içinde Asya ve Afrika ülkelerindeki nüfus artışı tahminleri de hesaba katıldığında bir iyileşme öngörülmüyor.
Bu da beraberinde göçü getiriyor.
Göç rotaları
Venezuela, Kolombiya gibi Güney Amerika ülkeleri; Pakistan, Afganistan gibi Asya ülkeleri ve neredeyse tüm Afrika ülkelerinden göçmenler, deniz ya da kara yoluyla bir başka ülkede yaşamak için fırsatları deniyorlar.
Türkiye için, stratejik konumu itibarıyla göç kavşağında demek yanlış olmaz.
Orta Doğu, Asya ve Afrika rotasından Türkiye’ye yoğun bir akış var.
Ankara, özellikle 2011’de Suriye’de başlayan iç savaşla birlikte göç dalgalarına karşı tedbirler almaya başladı; sığınmacı kampları kuruldu, Suriye’den gelenler kayıt altına alınmaya başlandı, biyometrik verileri İçişleri Bakanlığının elinde.
2013’te koruma kanunu çıkarıldı, 2014’te Göç İdaresi Genel Müdürlüğü kuruldu.
Türkiye’deki durum
İçişleri Bakanlığının bazı verilerine göz atmak gerekirse, Türkiye’ye gelen göçmen sayısı bu yıl ağustos itibarıyla 70 bin. Bu sayı 2017’de 450 bin, 2018’de 285 bin olarak kayıtlara geçti. Bazıları kaçak yollarla ülkeye giriyor.
Türkiye’de kayıtlı Suriyeli sayısı ise, 3 milyon 649 bin 750. Suriye’den gelenlerin yüzde 60’ı Halep, yüzde 17’si İdlib’den kaçıyor.
İstanbul’da kayıtlı, geçici koruma kapsamında yaklaşık 550 bin Suriyeli var.
Kayıt altında olmayan Suriyeli sayısı 50-60 bin civarında.
Şu ana kadar 347 bin Suriyeli, ülkesine geri döndü. Ayrıca yurt dışına gidenler de oluyor.
Suç oranları da çoğu kendi aralarında olmak üzere binde 4. Bu oran Türk vatandaşlarında binde 8.
Türkiye’deki Suriyelilerden okula gidenlerin okuma oranı, ilkokulda yüzde 96. Ortaokulda yüzde 61 olan bu oran, lisede biraz daha düşüyor.
Afgan göçmenler için anlaşma hazırlığı
Bir diğer tedbir alınan rota da Afganistan-Pakistan hattı.
Çünkü Türkiye kaçak göç konusunda hassas.
Bu yılın ağustos ayı itibarıyla 211 bin kişi yakalandı. Bu sayı 2018’de 268 bin, 2017’de 175 bindi.
Türkiye’ye gelen Afgan kaçak göçmen sayısı ağustos ayı itibarıyla 100 bini geçmiş durumda.
Ankara bunun için Afgan yönetimiyle bir göç anlaşması yapma aşamasında.
Belli sayıda göçmenin kabul edilip çeşitli istihdam kollarında değerlendirilmesi gündemde. Diğerleri ülkelerine geri gönderilecek.
İran’daki 2 milyon kişi
İçişleri Bakanı Soylu ayrıca, İran’da bekleyen 2 milyon kişiden de bahsediyor. Bu kişilerin Afganistan, Pakistan ya da Türkiye’ye geçmesi gündemde.
Mülteci farklı bir statü
Bu noktada iki konuya da dikkat çekmek gerekiyor. Biri “mülteci”, diğeri “Neden kapılar açılmıyor, göçmenler Avrupa’ya gönderilmiyor?” tartışması.
Cenevre’de imzalanan 28 Temmuz 1951 tarihli “Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Sözleşme”ye göre, Türkiye’de 28 mülteci var. Mülteci kabulü Avrupa ile sınırlandırılmış.
Neden kapılar açılmıyor?
“Kapıları açma” konusuna gelince… Türkiye bu hamleyi yapması halinde “göç yolu” olabileceği endişesi taşıyor, tedbirlerini de bu kaygıyı göz önünde bulundurarak alıyor.
Avrupa da etkileniyor
Aslında yukarıda altı çizilen güzergâhın bir diğer hedefi de Avrupa.
Avrupa ülkeleri, geçişler kendine doğru hızlanmaya başlayınca durumun ciddiyetini kavramaya başladı.
Ancak göç karşıtı yönetimlerin olduğu birçok Avrupa ülkesi, kapısını kapatmış durumda.
Kaynak: TRT Haber