Aile, Olmazsa Olmazımız
27 Mart 2021Hedef ve Hedefsizlik
5 Nisan 2021Çocuklarla Konuşulmaması Gerekenler
Aile ortamında çocukların yanında, çocuklarla konuşulmaması gereken durumlar vardır. Örneğin; çocuğun öğretmeni hakkında olumsuz konuşulması, çocuğun öğretmenine olan sevgi ve saygısını ortadan kaldırabilir. Hakkında olumsuz nitelenen bir öğretmenin, öğrencinin üzerinde etkili olması beklenemez.
Çocukların yanında neler konuşulmamalı ve yapılmamalı
- Dedikodu: Aile bireyleri, mümkün olduğu ölçüde, aile içi de olsa dedikodu yapmamalı, ikiyüzlü davranışlar sergilememelidirler. Açık, samimi ve net olmalıdırlar. Çocuklar anne ve babalarının izini takip ederler. Karakteri bozuk bir ebeveynin, karakterli çocuk yetiştirmesi, topluma kazandırması imkânsızdır.
- Anne ve babaya yönelik eleştiri: Çocukların yanında anne; baba hakkında, baba da anne hakkında konuşmamalı, biri diğerini eleştirmemelidir. Çünkü çocukların zihninde anne ve baba birer kahramandır. Büyüdükçe, anne ve babanın zafiyetlerini gördükçe bu kahramanların sıradan insanlar olduğuna karar vermeye başlarlar. Bu durum ailede sevgi ve saygı ortamını zedeleyeceği gibi, güveni de ortadan kaldırır.
- Aile büyüklerini eleştiri: Çocukların nine ve dedeleri, onların kutsalıdır. Aile büyüklerinin hatalarını çocuklara anlatmak; dedeyi cimri, nineyi dedikoducu ilan etmek; onların gençlik çağlarında yaptıkları hatalarından aile içinde sürekli bahsetmek, çocuğun kökleri ile bütünleşmesini engeller. Ayrıca çocuk kendisine rol model alacağı değerleri de kaybeder. Ailenin abide şahsiyetleri, çocuğun algı dünyasında değersizleşmeye başlar.
- Akrabalarla ilişkilendirme: Çocuklarda görülen olumsuz olayları akrabalarla ilişkilendirmek ve onları suçlamak oldukça tehlikelidir. Örneğin; “Bu kız aynı halası. Hıh, demiş burnundan düşmüş. Bizim ailede böyle bir tip yok. Sizin tarafa çekmiş muhtemelen.” gibi ifadeler, çocuğun önce muhatabı olan anneye sonra da halaya, teyzeye ya da diğer akrabalara karşı ön yargı oluşturmasına, aile bağlarını reddetmesine neden olabilir.
- Ekonomik sorunlar: Çocukların yanında ailenin ekonomik sorunları fazla konuşulmamalıdır. Örneğin; “Param yok, alamam. Paramız yok, gidemeyiz.” gibi ifadeler çocukların duygu ve düşünce dünyalarını alt üst edebilir. Ailenin gelir durumu hakkında çocukları bilgilendirmek, aile bütçesinin kullanımı konusunda yönlendirmek, tasarruflu olmanın önemini kavratmak çocuklarının sağlıklı gelişimi açısından önemlidir.
- Fiziksel kusurlar: Çocukların yanında başkalarının fiziksel kusurları konuşulmamalıdır. “Kel Ahmet, Kör Yusuf, Topal Hatice” gibi ifadeler, çocuğun fiziksel engelli olan insanlara karşı ön yargı geliştirmelerine, kibirli bir kişilik sahibi olmalarına, sosyal ilişkilerine seçici ve eleştirici bir kimlik kazanmalarına neden olabilir. Bu tür davranışları kazanan çocuklar, sosyal ilişkilerinde de sorunlu olurlar. Onlara farklılıklara saygılı olmayı, insanları olduğu gibi kabul etmek öğretilmelidir. İnsanları olduğu gibi kabul etmenin fazileti kazandırılmalıdır.
- Kıyas: Çocuklar birbirleriyle kıyaslanmamalıdır. Çocuklar akademik başarısı yüksek olan bir akranıyla kıyaslanmaya kalkışılırsa, onların insan ilişkilerinde rekabetçi bir kişiliğe bürünmesine neden olunur. Rekabetçi bir kişiliğe sahip çocuklar yetişkin olduklarında, sürekli rekabet hâlinde olacakları için sürekli mutsuz olmanın da adayı olurlar. Ne sürekli dostluk kazanabilirler ne de dostluklarını sürdürebilirler. Bu durum onların yaptıkları işten doyum sağlamalarını da engeller. Zamanın, doğanın, insanların emeğini ve değerini bir türlü anlayamazlar.
- Eğitim eleştirisi: Çocuklarla okuma ve öğrenme aleyhine konuşulmamalıdır. Kitap okuyan insanlar, eğitilmiş insanlar küçümsenmemelidir. Örneğin; “Okusan ne olacak? Okuyanların hâlini görüyoruz. Kaç kuruş maaş alacaksın?” gibi ifadeler, çocuğu sadece okuldan ve öğrenmeden uzaklaştırmaz, onun aynı zamanda eğitimli insanları da küçümsemesine neden olur. Bu telkinlerle yetiştirilen çocuklar insanları gayrimenkulleri ve banka hesapları ile ölçmeye ve değerlendirmeye kalkışır. Bunun sonucunda görgüsüz ve ruhsuz bir insan yetiştirilir.
- Önemli kişileri eleştiri: Çocukların yanında din büyüklerine, devlet büyüklerine, abide şahsiyetlere hakaret içeren ifadelerde bulunulmamalıdır. Bu şekilde yetiştirilen çocuklar duygu ve düşüncelerini saldırı ve hakaret üzerine oluştururlar. Tepkileri kırıcı ve yıkıcı olur. Ebeveyn, duygu ve düşüncelerini veriye dayalı, adaletli tutum ve davranışlar sergileyerek ortaya koyarsa, çocuklar da adaletli tutum ve davranış kazanır. İnsanları yargılamadan önce dinlemeyi, onlarla kavga etmeden sorun çözmeyi öğrenir.
- Kötü alışkanlıklar: Çocuğunuz yanında sigara ve içki içilmemelidir. Sigara ve içki içenler, sağlıklı yaşamanın yol ve yöntemlerini çocuklarına öğretemezler. Çocuklara iyi örnek olmanın yolu, söylemlerle eylemlerin tutarlı olmasıdır. Bu nedenle sağlıklı beslenmek ve çocukları da sağlıklı beslenmeye yönlendirmek gerekir. Sofrada meşrubat yerine ayran içmeyi, abur cubur yerine doğal yöntemlerle yetiştirilmiş yiyecekleri tercih etmesi sağlanmalıdır. Anne ve baba, çok fazla konuşmamalı ve çocukların sağlıklı beslenmesi için rol model olmayı tercih etmelidir.
- İhtiyaç ile istek farkı: Çocuklara ihtiyaç ile istek arasındaki farkı öğretmelidir. Ekmek almanın ihtiyaç, şeker almanın istek olduğunu; ihtiyaçların insan yaşamında öncelikli olduğunu, tasarruflu olmanın da ihtiyaçlara odaklaşmayla mümkün olacağı kavratılmalıdır. Yetişkin olarak ihtiyaçlara odaklanılmalı ve çocuklar da bu konuda desteklenmelidir.
- Öfke: Öfke kontrolü sağlanmalıdır. Aile içi sorunlar yaşandığında öfkelenmeden sorun çözmek denenmelidir. Öfke seline kapılıp her şeyi kırıp dökerek sorun çözmeye çalışılması durumunda, çocukların da sorunlarını kırıp dökerek çözmeye kalkıştığı görülecektir. Böyle bir ortamda yetişen çocuklar, sorun çözme davranışı kazanamaz. Kazanamadığı sorun çözme davranışı ile sorun çözmeye kalkışır.
- Kalıplaşma: Çocuklar kalıp yargılarla yetiştirilmemelidir. Kalıp yargılar, çocukların eleştirel düşünme becerisini geliştirmesine engel olur. Eleştirel düşünemeyen çocuklar ya fanatik olurlar ya da her türlü aldatılmaya müsait hâle gelirler. Eleştirel düşünme becerisi gelişen çocuklar, olaylara çok yönlü bakmayı, olaylar arasında ilişki kurmayı, neden-sonuç ilişkisini ele almayı öğrenirler.
- Bağımlılık: Çocuklar anne ve babaya bağımlı hâle getirilmemelidir. Çocuklara problemi tanımlama, veri toplama, problemle ilgili olası çözüm yolları saptama ve problem çözme öğretilmelidir. Problem çözme öğretilen çocuklara bu süreçte öz güven verilmeli ve destek olunmalıdır. Onlar adına problem çözülüp verilmemelidir. Onların kendi kendilerine yetmeleri sağlanmalıdır. Yeteneklerini ve ilgilerini belirlemeleri için çocuklar desteklenmelidir. Karar süreçlerinde onlar adına karar verilmemeli, seçenekler sunulmalı, kendilerinin en uygun seçeneği seçmesi sağlanmalıdır.
- Dijital dünya: Çocukların yanında cep telefonuyla oynayıp, sosyal medyada sörf yapılmamalıdır. Anne ve babanın dijital bağımlılığı çocuğa kötü örnek teşkil edebilir. Çocuklarla, aileyle birlikte iken dijital diyet yapmak gerekir. Doğa yürüyüşleri, sportif, kültürel faaliyetler, sosyal sorumluluk projeleri, çocuğun gelişimine katkıda bulunur.
Sonuç
Çocuğun yanında konuşurken daha dikkatli olmak, örnekleri seçerken itinalı davranmak, sorunları çözerken ihtiyatlı olmak, tepkiler ortaya konurken yapıcı olmak, çocukta olumlu davranışların ortaya çıkmasını sağlayabilir. Yetişkin olduklarında kişilik bozukluğu sergileyen kişilerin büyük bir çoğunluğunun sorunlu çocukluk dönemi vardır. Sorunlu çocukluk dönemi geçirenler; yetişkin olduklarında sağlıklı kişilik geliştiremezler. Aile içerisinde konuşulan masum yalanlar, kıyaslamalar, ani tepkiler çocuk tarafından farklı algılanıp farklı yorumlanabilir.
Çocukların olaylardan çıkardıkları sonuçlar konuşulmalı, örnek olay analizleri yapılmalı, eleştirel düşünme becerisinin gelişmesi için çocuklar desteklenmelidir. Doğayı anlama, irdeleme, çıkarım yapma ve yapıcı düşünme becerisi geliştirilmeli; bu alanlardaki çabaları için uygun ortam oluşturulmalıdır. Olaylara farklı açılardan yaklaşması, kıyaslama ve mantıklı çıkarımlar yapması için cesaretlendirilmeleri gerekir.