Depremde Kimler Çalıştı?

İzmir depremi üzerine bir analiz…

Kimi haber ajansları “Devlet tüm gücüyle seferber oldu…” diyerek sadece devlet kurumlarının çalışmalarını gösterdi.

Kimi haber ajansları “Belediyeler ilk andan itibaren yardıma koştu…” diyerek sadece kendi partilerine ait yerel yönetimlerin çalışmalarını gösterdi.

Kimi haber ajansları da “Yurdun dört bir yanından gelen sivil toplum kuruluşları canla başla çalıştılar…” diyerek sadece STK’ların çalışmalarını gösterdi.

Öyle bir toplum hâline geldik ki, herkes kendi reklamını yapıp rakibini yok sayma uğruna yanıltıcı bilgi paylaşma peşinde. Haber ajansları, sosyal medya kullanıcıları, siyasiler, yerel yönetimler, STK’lar… Hepsi olmasa da önemli bir kesimi, kendi düşüncelerinde olanların çalışmalarını gösterme peşinde koştu bu depremde de. Can pazarının yaşandığı İzmir’de, bir kişinin daha kurtarılabilmesi için gece gündüz çalışıp didinenler de vardı, işin reklam boyutuna ağırlık verenler de…

Enkaz bölgelerindeki ve çadırlardaki izlenimlerimize göre, ne sadece devlet ne sadece yerel yönetimler ne sadece STK’lar vardı; hem devlet hem yerel yönetimler hem STK’lar hem de halk vardı. Herkes üzerine düşeni yapmak için gayret ediyordu.

“Yemek dağıtımımıza büyük bir tencerede getirdiği çorba ile katkıda bulunan” kadının fedakârlığını da, “10 bin kişilik yemek dağıtmak isteyen” bir hayırseveri de, “yemek dağıtımına gönüllü olarak yardım eden” gençleri de, “İstanbul’dan giyecek göndermek için bizi arayan” ev hanımını da unutamayız. Bir daha gördük ki; afet durumlarında dil, din, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce önemli değilmiş; önemli olan insanlıkmış…

Sosyal medya; kılıçların çekildiği, herkesin kendini bir şeyler yazmak zorunda hissettiği, doğru veya yanlış olduğuna bakılmadan her bilginin paylaşıldığı, olaylardan olmadık sonuçların çıkarıldığı bir ortam…

Bir taraf yaptığı yanlışları öne sürerek İzmir halkının bu depremi hak ettiğini paylaşırken, diğer taraf ise depremden az zararla çıkmasını delil göstererek İzmir halkının Türkiye’nin en iyi halkı olduğunu paylaşabilmekte. Toplumumuz kendini ya ifrat ya da tefritte bulunmak zorunda hissediyor; bir türlü orta yola gelmiyor. Demek ki uç noktalarda durmak, kutuplaşmak daha cazip geliyor.

Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar, yaralılara da acil şifalar diliyoruz.

İZMİR İLYA DERNEĞİ Deprem Ekibi